39. Dönem 3. Bölgelerarası Toplantısı- Samsun
39. Dönem 3. Bölgelerarası Toplantısı- Samsun
Türk Eczacıları Birliği Başkanı ve Merkez Heyetinin değerli üyeleri, değerli Oda Başkanları ve Yöneticileri, sevgili dostlar hepinizi şahsım ve Kocaeli Eczacı Odası adına saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Samsun Eczacı Odasına nezaketleri ve misafirperverlikleri için başta başkan ve yöneticileri olmak üzere tüm üyelerine teşekkür ediyorum.
Suruç'da yaşanan saldırı ve sonrasında meydana gelen vahim olaylarda hayatlarına kaybedenlere tanrıdan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Şiddetin her türlüsünü kınadığımızı birkez daha belirtmek istiyorum.
Konuşmamın eleştiri kısmına geçmeden önce TEB Merkez heyetine ve değerli TEB çalışanlarına harcamış oldukları emekleri için teşekkür ediyorum.
Değerli Meslektaşlarım,
Her ne kadar genel kurullarda yapılmış çalışmalar ibra ediliyor olsa da bu gün içerisinde bulunduğumuz durum son iki yıl içersinde başımıza gelmediğinden eleştirilerimizden süreç içersinde görev yapan tüm kişi ve kuruluşlar payına düşeni almalıdır.
Özellikle Tarım Bakanlığı ile ilgili konuda 'aslında bunları size söylemiştik, -Günaydın'
diyerek kürsüden inmek lazım ancak bazı konuları bir kez daha söylemek belki fayda sağlar diyerek bazı konuları tekrar etmek gerekiyor.
Eczane ekonomilerini direk ilgilendirdiğinden SGK'nun yarattığı sıkıntılar ile uğraşırken sahip olduğumuz hakların bir bir elimizden alınması aslında en büyük sorunumuzdur.
Eczacılık mesleği hiçbir döneminde bu kadar çok saldırıya uğramamıştır.
Veterinerler, Medikaller, Aktarlar, Marketler, İlaç Firmaları, SGK, Özel sigortalar, Belediyeler, Tarım Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı,TİTCK gibi daha sayamadığımız bir çok kurum eczacılardan bir şeyler koparmak çabasında.
Bu durum köpek balıkları ile dolu sularda yüzmek gibi adeta. Bu suyu terk etmeyeceğimize göre kendimizi koruyacak önlemler almamız gerekmekte.
Herbir tehtid ile ilgili konuşulacak bir çok detay var ve bu salondaki herkes bunları zaten çok iyi biliyor.
Değerli Meslektaşlarım,
Birkaç konu var ki bunlara ilişkin bir şeyler daha söylemek lazım. Yönetmelik bu konuların başında geliyor,
Yasa değişikliğini gerek TEB, gerek Sağlık Bakanlğı gerekse milletvekilleri sahiplenirken, yönetmelik her nedense yasak ilişki meyvesi gayri meşru çocuk gibi kimse tarafından sahiplenilmiyor. Sağlık Bakanlığı TEB ne dedi ise yaptık derken, TEB bu yönetmelik bakanlığa ait diyor. Eczacı ise pratik yaşamını kolaylaştıracak hiç bir detayı olmadığı için zaten sahiplenmiyor.
TEB Merkez heyeti arife günü bir yazı göndererek yarısı tatil ile geçen bir sürede bizlerin görüşlerine ihtiyaç duyduğunu belirtiyor.
Olurda eczacı kamuoyu ile paylaşırız endişesi ile bize iletilmeyen yönetmelik taslağından sonra böyle bir talep biraz absürt olmuyor mu?
Bunu kürsülerden dillendiren bizleri kötü çocuk ilan edenlerin bir kez daha düşünmesi gerekmiyor mu?
Değerli Meslektaşlarım,
Bir diğer görmezden gelme durumu da OTC ve Reçetesiz ilaç.
Bizler adına OTC demek zorunda değiliz ancak eczacıların reçetesiz olarak hastaya verebilecekleri ilaçlar içeren bir düzenleme yapılması ve bu konuların bizler tarafından tartışılması gereklidir.
Bizler ne kadar görmezden gelirsek gelelim birileri bu konuyı OTC başlığında tartışmakta ve bize rağmen bir gün önümüze getirecekler. İş işten geçtikten sonra konuşmak çok anlamlı olmasa gerek. Bu konuları bizimle konuşmaktan çekinen, hatta hiç konuşulmaması gerektiğini savunan merkez heyetimiz ne ilginçtir ki aynı konularda yurtdışında neler olduğunu izlemek üzere toplantılara katılmaktalar.
Acaba bize bu konu hakkındaki düşüncelerimizi bir başka arife günü gönderecekleri yazı ile mi soracaklar.
Değerli Meslektaşlarım,
Sorunlarımızı kendi aramızda tartışmanın, bizim adımıza alınacak kararlarda örgütsel görüş oluşturmanın neresinde kötülük vardır.
Odaların özerk yapısından merkeziyetçi yapıya evrilen örgüt modelinden derhal vazgeçilmelidir,Merkez Heyetimiz odalardan güç almak istiyor ise odaların özerk yapısını güçlendirecek adımlar atmalıdır.
Kendinizden başkasının yapmış olduklarını sahiplenmez, arkasında durmaz ve odalarınız ile kavgalı olursanız ne yazık ki istediğiniz güce ve desteğe sahip olamazsınız.
Muvazalı işlemlerle ve sadece sayısal hesaplarla odalar kurarak başaramadığınız işlerin sorumluluğunu başkalarının üzerine yıkamazsınız. Odaların yapmış oldukları işleri sahiplenmez ve örgüt içersinde birbirleri ile kavga eder hale getirirseniz bu sorumluluktan kurtulamazsınız.
Üyelerin değişik örgütlenme arayışında olması, farklı farklı dernek ve yapıların meslek örgütümüze alternatif olarak değerlendirilmesi örgütsel başarımızın ne olduğunun göstergesidir.
Değerli Meslektaşlarım,
Umarım Samsun bölgelerarası toplantısı tüm konulardaki farkındalıklarımızın artmış olduğu bir toplantı olarak tarihe geçer. Cumhuriyet ve devrimlerinin ilk adımının atıldığı topraklarda yeni bir kurtuluşun başlangıcı yaşanır.
Eylül ve Ekim aylarında yapılacak oda genel kurullarında tüm arkadaşlarıma başarılar dilerim.
Görevlerini bırakacak olanlara harcadıkları emekleri , devam edeceklere başarılar çalışmaları için bir kez daha teşekkür eder, sevgi ve sagılarımla hep birlikte güzel günlere ulaşmayı dilerim.
Ecz. Sinan Usta
Kocaeli Eczacı Odası Başkanı